zone14

zone14

CAMBRİDGE UNİTED – RÜYA SEZON 20/21

CAMBRİDGE UNİTED – RÜYA SEZON 20/21

19-20 Sezonunda EFL League Two’yu Mark Bonner ile 16. Sırada bitiren Cambridge United , 2 Sezondur birlikte çalıştığı hocası ile sonraki sezonda da devam etmeye karar verdi. Ligdeki diğer takımlara kıyasla normal bir kadrosu olan Cambridge, ligi orta sıralarda bitirmiş ve genel olarak nötr bir sezon geçirmişti. İyi bir sezon geçirmek için kadro kalitesinin artması gerekti ve bu da alt ligdeki takımlar için zor bir şeydir. Takımlar zaten çok bütçesi olmadığı için tüm transfer sezonu boyunca sadece 2-3 oyuncunun bonservisini alabilir. Eğer doğru oyuncuları almazsanız sıkıntı yaşayabilirsiniz. 19-20 Sezonunun yazında sadece iki oyuncuya bonservis ödedi Cambridge. Stevenage’den Paul Digby ve Tranmere’den Paul Mullin

Bu iki Paul transferi Cambridge için sezon başlamamasına rağmen sezon için dönüm noktasıydı. Defansif Orta Saha oyuncusu olan Paul Digby , eski takımı Stevenage ile 19/20 sezonunda küme düşmüştü. Fakat küme düşen takımda iyi bir performans sergilemiş ve Cambridge’in radarına girmişti. Bonservisi alınan diğer Paul ise Paul Mullin’di. Tranmere’den gelen oyuncu potansiyeli olan bir oyuncuydu fakat patlama bekliyordu. Doğru oyun planı ve doğru kadro ile rahatlıkla çift hanelere çıkabilirdi. Cambridge bu iki Paul transferi ile biraz Rus ruleti oynamıştı aslında. Küme düşen takımın oyuncusu ve patlama bekleyen bir santrafor.

20-21 Sezonuna 3-0’lık Carlisle Galibiyeti ile başladı Cambridge. Ardından Morecambe deplasmanına gittiler ve orada da rakibe tam 5 gol attılar. Böylelikle averaj ile liderliğe yükseldiler. Takım olumlu sinyaller veriyor ve transfer edilen Paul’lardan birisi , bu iki maçta 4 atıyordu. Evet , Santrafor Paul Mullin ligdeki ilk 2 maçta 4 gol attı. Doğu Cambridge ekibi lige harika başlamıştı. Oyun planı olarak Mark Bonner Klasik 4-4-2’yi benimsemiş ve bir yardımcı santrafor ile oynuyordu. Paul Mullin’in yanındaki yan roller değişse de Mullin hep başrol oyuncusu oluyordu. Genellikle yanında Ironside ile oynuyordu Mullin. Ironside ona servis yapıyor , o da atıyordu. Bol gollü maçlarda Ironside da golünü atıyordu tabi ki.

Cambridge için sezonun havası genel olarak güneşliydi. Keyifler yerindeydi ve takım iç içeydi. Gelen iyi sonuçlardan dolayı yüzler gülüyordu.

On birinci haftaya kadar böyle devam etti. Ligin ortalarına doğru gelindikçe Cambridge için sirenler çalmaya başladı. Bunun sebebi basitti. Oyun planları basitti ve sonunda çözülmüştü. 11. Haftada zar zor Salford’u 2-1 Mağlup ettiler. Sistem artık son demlerini yaşıyordu. 1-1 biten Barrow deplasmanından sonra ise hoca artık tek santrafora geçme gereksinimi duydu. Cheltenham maçına 4-4-1-1 ile çıktılar. Tecrübeli Hoolahan forvet arkası mevkisine geçmiş ve aslında orta saha planı olarak 4-4-2’den pek çıkılmamıştı. Yine orta sahada Digby ve genellikle O’Neil oynuyordu ve plan aynıydı. Fakat Cheltenham ile de 1-1 berabere kaldılar ve Mark Bonner 4-4-1-1’i çabuk bıraktı. Sadece bir maçta denedi bu dizilişi.

Cambridge’in o sezon çok iyi kanatları yoktu. Hatta ilk haftalarda 4-4-2 oynarken de kanatları devşirmeydi. Aslında pozisyonu 10 numara olan Hoolahan sol kanatta sık sık forma giymiş , diğer kanadı da Hannant idare ediyordu. Çok elit kanatları yoktu yani sizin anlayacağınız. Hoca Bonner yeni bir sistem düşünmeye başladı. Çok geçmeden kararını da verdi. Yeniden çift santrafora geçecekti ve kanatsız oynayacaktı. 4-1-2-1-2 veya 4-3-1-2 sistemlerini uygun gördü. Orta sahanın ortasına Digby’i monte etti. Tam bir kesiciye dönüştü Digby bu rolle. Takımın bu dizilişe alışması kolay olmadı tabi ki. Hatta bu diziliş ile oynadıkları ilk 3 maçı da kaybettiler. Fena başlanmayan ve en azından bir play-off oynanabilecek sezon bir kaç hata daha yaparlarsa avuçlarından kayıp gidecekti. Taraftarlar hocaya kızıyor ve neden sistemi değiştirdiğini kavramaya çalışıyorlardı.

Takımın kötü gidişi Colchester maçı ile sona erdi. Yeni diziliş ile ilk galibiyet gelmişti. Ondan sonraki 2 maçta yine tökezler gibi olsalar da 2-1 yendikleri Grimsby maçından sonra 8 maçlık bir yenilmezlik serisi başlattılar. Sezonun sonuna doğru geliniyordu artık ve son maçlar çok kritikti. Ligde ilk 3 direkt olarak EFL League One’a yükseliyordu. Son maça kadar ise ilk 3’te kesin olarak olup olmadıkları belli değildi. Son maçı kazanmaları takdirde kesinlikle lig atlıyorlardı fakat aksi bir durumda 4. Olan Morecambe işin içine dahil olup bir anda Cambridge’i Play-off potasına sokabilirdi. Hele hele son maçtan önceki hafta çok ama çok ilginç bir maç oynamış ve kaybetmişlerdi. Harrogate’e karşı deplasmanda tam 5-4 Mağlup olmuştu Cambridge. 3-0’dan geri dönmüşler fakat işler beklendiği gibi gitmemişti. Son hafta kazanmak şart olmuştu. Ligin kapanış mücadelesinde Grimsby’i evinde 3-0 mağlup eden Cambridge, EFL League One’a Yükselmeyi Garantilemişti.

Sezon başı alınan iki Paul’dan birisi sezon sonunda Wrexham’a satıldı. Paul Mullin 20-21 Sezonunda 34 Gol 4 Asistlik katkı ile oynadı. Artık patlamayı yapmıştı. Wrexham da bu sezon EFL League Two’ya yükseldi. Mullin sizce tekrardan League Two’da takımını golleriyle coşturup lig atlatabilir mi ? Diğer oyunculardan da bahsedelim. Zira Cambridge iyi bir başarı yakalamış ve kadrosundan söz ettirmişti.

O sezonki kadrodan Paul Mullin ve Hannant gibi isimler ayrıldı. Kiralık gelen 5-6 Oyuncu ile de yollar ayrıldı. Başarıyı getiren futbolcular birer birer yapraklar gibi döküldüler. Şu an Cambridge’in kadrosunda eskilerden Kaleci Mitov , Paul Digby ve santrafor Ironside gibi isimler kaldı. Kalan oyuncular teker teker kulüpten ayrıldı.

Cambridge United’ın 20/21 Sezonunda EFL League One’a Yükseliş hikayesi böyleydi. Umarım beğenmişsinizdir. Okuduğunuz için teşekkürler.